top of page

Yeni bulunan 5 antik genom sayesinde Neandertaller hakkında yepyeni şeyler öğreniyoruz


Atalarımız başka bir akıllı insansı tür olan Neandertallerle karışmıştı. Bu akrabalığın resmi giderek netleşmeye başladı. @uzakevrenler

Vindija Mağarasının içinden, Hırvatistan. M. Hajdinjak

Gürcistan’ın Rusya sınırında yer alan Mezmaskaya Mağarası Neandertaller kabilelere onbinlerce yıl boyunca ev sahipliği yaptı. Mağara bu çok eski ev sahiplerinden kalan kalıntıları o kadar iyi korumuş ki araştırmacılar 20.000 yıl arayla yaşamış iki farklı bireye ait kalıntılardan genetik bilgiler elde etmeyi başarabildiler. Mezmaskaya mağarasında ortaya çıkarılanlarla beraber son dönemde Belçika’da iki mağaza, Fransa ve Hırvatistan’da birer mağara ile birlikte Neandertal DNA’sı elde edilen örnek sayısı beşe çıkmış oldu.

Bilim insanlarının yayınladığı her yeni Neandertal genomu ile birlikte bu insanların nasıl bir hayat yaşadıkları ve unutulup gitmiş hikayelerine ilişkin pek çok ayrıntı görülebilir hale geliyor. Yeni bulunan genomlar 39 bin ile 47 bin yıl öncesine aitler. Bu tarihler Neandertallerin son dönemlerine denk geliyor. Bu insansı ve bizden tamamen farklı tür bundan yaklaşık 30 bin yıl önce tamamen yok oldu. Yeni elde edilen genetik bilgiler sayesinde bu yok olmuş zeki kuzenlerimiz hakkındaki eksik bilgilerimizi, yaşadıkları topluluklar, nasıl hareket ettikleri ve göç hareketleri ve tabii bizim atalarımızla ne zaman ve hangi coğrafyalarda karşılaştıkları gibi konularda tamamlamamıza yardım edecek.

Yerini alma

Max Planck Evrimsel Antropoloji Enstitüsünden araştırmacılar Mateja Hajdinjak önderliğinde yürüttüğü çalışmalar sırasında, toplanan örneklenden bazen 9 mg. kadar az miktarlarda kemik ve diş tozu çıkartmayı başardılar. Ardından örneklere daha sonraki tarihlerde karışmış olabilecek modern genetik kirliliği temileyebilmek için özel bir kimyasal işlem uyguladılar. Bir yandan da antik DNA örneklerindeki bozulmanın seviyesini gösterebilmek için bazı işaretleri incelediler.

Yeni elde ettikleri genetik dizileri, aralarında Neandertal ve Denisova örnekleri de olmak üzere daha önce yayınlanmış antik DNA sonuçları ile ayrıca günümüzde yaşayan bizim türümüzün örnekleri ile karşılaştırdılar. (Bu çalışma sırasında Hırvatistan’da ki Vindija mağarasından toplanan örneğin, daha önce aynı mağaradan toplanan bir örnekle birebir örtüştüğünü yani aslında aynı kişiye ait genetik dizileri incelemekte olduklarını anladılar.)

Mezmaskaya mağarasından çıkan iki örnekten daha eski olan 70 bin yıllık örneği Mezmaskaya-1 ve daha yeni olan örneği Mezmaskaya-2 olarak adlandırdılar. Mezmaskaya-1’i incelediklerinde tarihin çok eski bir döneminde Kuzey Gürcistan’nın bu bölgesinde yaşayan Neandertal nüfusunun yerini başka bir yerden gelen başka bir Neandertal topluluğunun aldığına ilişkin bazı bulgular elde ettiler. Aralarında 20 bin yıl bulunan Mezmaskaya-1 ve Mezmaskaya-2’nin birbirlerine yakın (akraba) olmasını ve Batı Avrupa Neandertallerine daha uzak bir nüfus olmasını beklerken, Mezmaskaya-2’nin aynı mağarada 20 bin yıl önce yaşayıp ölmüş Mezmaskaya-1’den daha çok Batı Avrupa Neandertal nüfusuna bir başka ifade ile Hırvatistan, Belçika ve Fransız Neandertallerine daha yakın olduğu ortaya çıktı.

Bulguların gösterdiğine göre Kafkasya’da yaşayan Neandertal nüfusu tarihin bir döneminde tamamen yok olmuş ve onların yerine bölgeye başka bir yerden gelen yeni bir Neandertal nüfusu yerleşmiş. Yok olma ve öncekinin yerini alma olaylarının birbiriyle doğrudan ilintili olması gerekmiyor. Elimizdeki başka bilimsel kayıtlar bu tarihlere denk gelen bir dönemde Kafkasya’da belirgin iklim dalgalanmalı yaşadığını gösteriyor.

Yazarın ifadesiyle “Kuzey Avrupa’da yaşanan aşırı soğuk dönemlerin Neandertal topluluklarının yerelde yok olmasını tetiklemiş olması mümkündür.”. Öngörüleri yok olan bu toplulukların yerini aynı bölgeyi yeniden kolonize eden başka Neandertallerin almış olduğu yönünde. Aslında Batı Avrupa Neandertalleri ve Kafkasya Neandertalleri arasındaki nüfus ilişkisini anlatan bu önermenin tersi de mümkün olabilir. Yani Hırvatistan, Belçika ve Fransa’daki Neandertal nüfuslarının kökenleri de Kafkasya’dan yayılmış olabilir.

Irkların Karışması

Araştırmacılar buldukları örnekleri bizim türümüzün örnekleri ile de karşılaştırıp iki tür arasındaki gen akışının resmini çıkarmaya çalıştılar. Sürpriz olan bulgu, henüz Neandertaller hayattayken atalarımız Avrupa’ya göç etmiş olmasına rağmen iki tür arasında son zamanlarda bir gen alışverişi yaşanmamış olduğu yönündeki bulgu oldu. Aynı verilerden yola çıkan araştırmacılar, insanlar ve Neandertaller arasındaki gen alışverişinin bu beş yeni bulunan Neandertal bireyden (Gürcistan, Fransa, Belçika ve Hırvatistan) çok önce 70 bin ile 150 bin yıl arasında bir süre önce gerçekleştiğini düşünüyorlar.

Telefonla görüşüne başvurduğumuz Anders Eriksson “bu muhteşem bir makale olmuş” diyor. Kendisi Londra King’s College’da antik genomlar üzerine çalışıyor ve bu araştırmaya katılmamış. “Bu veriler sayesinde Neandertaller hakkında doğru düzgün nüfus genetiği çalışmaları yapmak mümkün hale gelecek” derken makale yazarlarının genetik numuneleri ayrıştırma ve modern kirlenmeden arındırma yöntemlerine özel vurgu yapıyor ve ekliyor “bu çalışmanın ardından çok daha fazla sayıda antik DNA araştırmasının tetiklenebileceğini görebiliyorum."

Eriksson toplanan bu yeni verilerin Neandertallerin ve biz modern insanların nasıl karıştığına ilişkin giderek büyüyen resme de bulgusal katkı yaptığını düşünüyor. Daha önce çok sınırlı veriler olan bir alandaki pek çok boşluğun bu araştırmayla doldurulduğunu düşünen Eriksson heyecanını gizlemiyor.

"Bu yeni örnekleri daha önce sahip olduğumuz örneklerle karşılaştırdıkça, Neandertal tarihine ilişkin elimizdeki siyah beyaz resmi yavaş yavaş renklendirmeye başlıyoruz. Böylece Avrupa’daki Neanderthal nüfusuna ilişkin resmin parçalarını da bir araya getirmeye başlıyoruz.” diye ekliyor.

 

Yazan : Cathleen O'Grad

Tercüme: Melih R. Çalıkoğlu

İlk Yayın Tarihi: 22 Mart 2018

DOI : 10.1038/nature26151

 

56 görüntüleme
bottom of page